Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, geçen hafta, eski başbakanların kullandığı ve en son içinde 1,3 ton kokain yakalanan TC-ATA uçağının akıbetini sormuştu. Tek yolcusu olan uçağa bir yıl evvel baskın yapan Brezilya polisi, pilotu ve yolcuyu tutuklamış, kokaine ve uçağa el koymuştu.
Birgün muharriri Timur Soykan, davaya ait detayları yazdı, karanlıkta kalan noktalara dair soruları gündeme getirdi. Uçağın tek yolcusunun Brezilya’da tutukluyken kanserden öldüğünü belirten Soykan, orada salıverilen ve Türkiye’de tutuklanan pilot Veli Demir ve şirket yöneticisi Şeyhmus Özkan için iddianame hazırlandığını tabir etti. Pilotun ve Süleyman Soylu ile yakın fotoğrafları bulunan Şeyhmus Özkan’ın savları reddettiklerini lakin iddianamede bu bahislere ait derin bir araştırmanın yapılmadığını belirten Soykan, sürece ait soruları şöyle sıraladı:
“Şeyhmus Özkan’ın talimatıyla işçi fiyat çıkardı: 160 bin Euro. Valdes, parayı döviz ofisinden göndereceğini söylemişti. Satış sorumlusunun tabirine nazaran; olağanda para hesaba geçmeden süreçler başlamazdı. Lakin Şeyhmus Özkan süreçlerin başlatılması için talimat verdi. Satış sorumlusu paranın gelmediğini hatırlatınca Şeyhmus Özkan ‘Ne diyorsam onu yap’ dedi.
Şeyhmus Özkan tabirine nazaran; 2 Ağustos 2021 günü yani uçakta kokainin yakalanmasından 3 gün evvel bir kurye, şirketin Küçükçekmece’deki merkez binasına geldi. 160 bin Euro’yu Şeyhmus Özkan’a elden teslim etti. Bu ödeme karşılığında hiçbir evrak verilmedi. Şeyhmus Özkan, bu kuryenin kimliğini ve hangi döviz ofisinden geldiğini bilmediğini söyledi. İddianamede de bu kurye hakkında hiçbir bilgi bulunmuyor. Polisin motosikletin plakasını tespit edemediği argüman ediliyor. Fakat bir holding binasına gelen ve her yeri güvenlik kameralarıyla dolu İstanbul’da bu kuryenin kimliğinin belirlenmemesi büyük soru işaretleri yaratıyor. Böylelikle soruşturmanın en değerli kısmı, paranın kaynağı belgisiz kalıyor.
(…)
Patron Şeyhmus Özkan kokain sevkiyatını organize etti mi?
Pilot Veli Demir, Brezilya’da isimli denetim kararı kaldırıldıktan sonra 26 Aralık 2021’de Türkiye’ye geldi ve tutuklandı. Polis Şeyhmus Özkan ve şirket yöneticilerine operasyon yaptı. Gözaltına alınan Şeyhmus Özkan’ın toplumsal medya hesabından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Erdoğan ile çok yakın alakaları olan iş insanı Ethem Sancak’la fotoğrafları paylaşıldı. Özgür bırakılan Şeyhmus Özkan sonraki gün savcılığın itirazı üzerine tutuklandı. Şeyhmus Özkan ve Veli Demir hala tutuklu.
Şeyhmus Özkan son yıllarda maddi sıkıntılarla boğuşuyordu. Şirketinde idareye eski eşi ve amcasını getirmişti. Lakin resmi vazifesi olmadan şirketi yönetiyordu. 2019’da Affan Yatırım Holding, 85 milyon TL’lik borcu nedeniyle konkordato ilan etmişti. Büyük vergi borçları vardı.
Küçükçekmece Savcılığı’nın iddianamesinde; Şeyhmus Özkan’ın kokain yakalanan uçuşla ilgili ödemeyi elden teslim alması hata kanıtı olarak gösteriliyor. Ayrıyeten büyük bir şirketin sahibi olmasına rağmen bu uçuşla özel olarak ilgilenmesinin hayatın olağan akışına karşıt olarak bedellendiriliyor. İddianamede Şeyhmus Özkan uyuşturucu husus ticareti tertibini şahsen yönettiği savunuluyor.
Şeyhmus Özkan ise tabirinde kendilerine üç teklifin geldiğini ve yolcu Valdes’in güzergahı karlı olduğu için kabul ettiklerini anlattı. Valdes’in parayı döviz ofisinden göndereceğine dair yazışmalarını savcılığa sundu.
Şeyhmus Özkan’ın avukatları, Türkiye’de pek çok uçuş şirketinin ödemeleri elden aldığını ve bunun bir cürüm kanıtı olmayacağını savunuyor. Ödemenin şirket hesabına geçtiğini ve yolcu Valdes’e fatura kesildiğini belirten avukatlar şöyle konuştu:
“Şeyhmus Bey, Brezilya’daki davada sanık bile yapılmadı. Bu süre içerisinde iki kez yurt dışına çıktı ve geri döndü. Şu an kaçma şüphesiyle tutuklu. Şeyhmus Özkan’ın bu uçuşla bizzat ilgilendiği için suçlanması tamamen hukuki dayanaktan yoksun. Şirketi yönetiyor ve ilgili personeliyle bu işleri takip ediyor. Uyuşturucu kaçakçılığıyla hiçbir ilgisi yok.”
Türkiye’nin siyasi tarihinde değerli bir yeri olan jet ise hala Brezilya’da tutuluyor. Bakımı yapılmadığı için makus durumda. Brezilya resmi makamları, uçağı kullanmak için ACM Holding’e başvurmuş fakat şirket kabul etmemiş. Şirketin Brezilya’daki avukatları ise uçağı geri almak ve Türkiye’ye getirmek için çalışıyor.
18 sayfalık iddianamenin büyük kısmını ise Brezilya’dan isimli yardımlaşma için gönderilen yazıların çevirisi oluşturuyor. Para trafiğinin bile çözülmediği bir iddianamede pek çok nokta karanlıkta. Pek çok uyuşturucu belgesinde olduğu üzere TC-ATA uçağı olayı da karşılıksız sorular ve sırlarla dolu.” (HABER MERKEZİ)
